3/25/2014

Dünkü can sıkıcı yazımdan sonra artık günümüze mutlu başlayalım istedim...

Ümitlerimizin, evrenden isteklerimizin iyiliklerle karşılandığı günler bizim olsun.
 
Tutkun olduğum beyaz ve turkuaz gibi duru ve net...

My blog writing yesterday was pretty depressing. We had such difficult few days as our dog 'Luca' was stolen. Anyway, after such a long surveillance by the police and my son he was found. But Luca was very tired and frightened.
So today is a new day with new hopes and wishes. As bright as white and turquaz, which are my fovourite.

3/24/2014

yorgun bir haftasonunun ardından..




Aslında hiç de yazmayı sevdiğim bir başlık değil. Bloglar bence güzel şeylere paylaşmak için ama o kadar karamsar 3-4 gün geçirdik ki içimden hiç birşey yazmak gelmedi. Ama dün akşam mucize gerçekleşti.

Evet macera şöyle başladı 53 günlük iken oğlumun aldığı ve evimizin bir bireyi olan Buldog cinsi köpeğimiz (hani bir iki post önce resimlerini de koymuştum) Luca geçen Perşembe sabah ezan saatlerinde bahçemizdeki kulubesinin içinde bulunduğu büyük kafesinden, kafes kilidi kesilerek ve ağır bir levye parçası ile kırılarak kaçırıldı. Kaçırıldı demeye gönlüm hiç razı gelmiyor ama öyle. Neyse polisler geldi parmak izleri, resimler derken çalışma başladı ki tam bu sırada oturduğumuz siteden Haski cinsi bir köpeğin daha çalındığını öğrendik.. Hepimiz üzgün, oğlum herkesten daha üzgün geçen günün sonunda dün uğraşlı bir çalışma ile köpeğimize kavuştuk gece geç saatlerde. Hırsız yakalandı. Ama gelin görün ki Luca suskun olmuş, havlamıyor bile... O zıpzıp oyun delisi  köpeğimizin gözleri kıpkırmızı, titrer halde geldi eve, hemen güzel bir sıcak banyo ile temizledik. Yemek yemedi.. Oğlum onu odasına aldı. Gene ses yok.

Bu sabah biraz daha toparlamış gibi. Veteriner kontrollerini yapıyor. İnanılır gibi değil artık insanların evlerine, bahçelerine girip köpeklerini çalıyorlar bu ülkede. Biz nereye gidiyoruz böyle, neden bu kadar acımasız bir toplum olduk????

İnanın bana başka birşey yazamıyorum, gönlüm yorgun ve kızgın.

3/19/2014

mektuplar... letters, envelopes



Ben henüz büyürken hep uzak ülkelerden arkadaşlarım olsun birbirimize mektuplar yazalım diye bir heyecan taşırdım içimde. 'Penpal' ... Her posta kutusunu açışımda mektupda acaba ne var, neler yazdı bana, veya acaba bu sefer ne gönderdi heyecanı sarardı içimi. Ufak kağıtlara çizilmiş resimler, renkli notlar veya yeni bir fotoğraf. Posta kutusu hep dolu olsun isterdim... Özellikle de yılbaşı yaklaşırken.

Şimdi ise bir PC nin başında tuşlara dokunarak dünyanın en uzak noktasına bile saniye içerisinde yaklaşabiliyoruz. Bu nasıl bir teknolojik hızdır anlamıyorum.

Ama bildiğim bir şey var ki ben posta kutusunu açma heyecanını tercih eden bir nesildenim herhalde. Lafı nereden nereye getirdim. Gene de eski günlerin anısına bu mektup kutusunu yapacağım ve sizlerle sonra paylaşacağım.

Gününüz aydınlık ve güzel olsun.

When I was young girl(as Paul Anka's song) I really enjoy having a penpal from different countries. Whenever I used to look at our post box I always wondered what my friend had written at that time or had sent me any colourful notes in the envelope, or any new photos. I always wanted our postbox was full of envelopes.

 However, now we just sit in front of a PC and click any key to reach our friends all over the world. I believe I come from such generation that still enjoy opening post box. Basicly, I wanted to express that  my next wood craft project will be above photo. Hope to share it in my future posts.

Have a bright spring day all.

3/16/2014

TOD's ların vazgeçilmez hafifliği

Vazgeçemediklerim, rahatlıkları yanında renkler her mevsim için ayrı....

Cannot give up. Comfortable and seasonal colours...

Happy Weekend.

3/13/2014

yapabileceklerimiz....


Söylemek istediğim tek bir şey var:

' Vicdanı, adaleti ve özeni kaybedince yetkinliğimizi, yetkinliğimiz azalınca da etkinliğimizi ve haklarımızı kaybederiz.'

Öyle ise yapabileceğimiz en iyi şey ADİL,ÖZENLİ,DUYARLI ve ÖLÇÜLÜ bir şekilde üzerimize düşeni fark etmek ve yerine getirmektir.'


3/11/2014

yeniden uyanış... awakening of nature


Hava hala soğuk olsa da  baharın gelişini hafif hafif çiçek açan ağaçlar hissettirmeye başladı. Yavaş yavaş bahçede biraz temizlik biraz tadilat yapma zamanı.. Bu bahar bahçe duvarları tekrar elden geçecek.. Tekrar kuruttuğum ve çekirdeğinden yetiştirmeyi düşündüğüm cin biberleri ekme zamanı toprağa.

As the gloom of the winter melts away (although still cold)  it is nice to feel the awakening of nature and flowers on the trees. So believe it is time to redone the garden.  This spring I am intending to repaint the garden exterior and interior walls, which are cracking. Then put the chilly pepper seeds on soil. (It has amazing flowers). 

 Evin içerisinde çiçeksiz kendimi çıplak hissettiğimden ara ara hep alırım o mevsim ne varsa...
I always try get seasonal flowers for my home.


Bu arada İstanbul'da iken arkadaşımın yetiştirip bana pass ettiği kaktüslerimi tekrar topraklarını havalandırarak yeni saksılarına koydum.

One of my friends in Istanbul has grown these cactus for me and I just clear its soil and reput them in new pots.


 'Succulent' olarak da bilinen bu kaktüs çeşidi şu anda en favori bitkilerimden. O kadar zarif çiçek açıyor ki...

I believe this cactus is named 'Succulents' and it has such a elegant flower and my favourite now adays. 
Biberiyeler sırada bekliyor duvar diplerinde ekilmeyi..
Here are my rosemary pots waiting to take their place in the garden. Likes shades mostly..

 Sevgili Luca'da bakıyor bana yuvasından 'Gene neyin peşindesin?' der gibi.. Belki beni de yanına alırsın, oynarım sen işini yaparken...

Ohhh my dear Luca! Looking at me like saying ' What are you after again?' Maybe you let me to stay with you while you'r working and I can play around.
Ama hava buz gibi ben de vazgeçtim ekme / dikme işinden.. O da anladı tabii. 'Amannn seninle mi uğraşacağım. Ben girip yatıyorum' der gibi.

However, it was really cold and gave up working. He of course understood!!! ' Sorry I cannot get engaged with you I'll be in my place and resting .'







3/07/2014

mercan serisi

Yapması oldukça zor olsa da rengi itibari kullanması çok güzel bir kolye...
(Benim üretimim değil)
Although it must be very difficult to make this necklace it is a nice coloured to be used in summer specially with white shirt.


3/06/2014

turuncu inci ile birleşince..

Evet takılar yazısına devam. Benim en çok sevdiğim renk turkuaz olsa da inci ile birleşen turuncu da güzel oluyormuş...



3/05/2014

yazın vazgeçilmez takıları

Herzaman ki gibi güzel havaları dört gözle bekliyoruz. Hafif ve rahat giyinmeyi, gönlümüzce takıp takıştırmayı. Sade bir giyimin vazgeçlimezidir takılar. Tüm hanımların hiç bir zaman hayır diyemeceği, hele
ki güzel, kaliteli taşlar ve malzemelerle yapılan takılar...

Expecting warm weather soon. Expecting to have light loosy clothes to wear and of course, have more beads necklaces, bracelets or earings, as well. Specially the ones with good quality gemstones...



Enjoy the day...
Mutlu Çarşamba'lar herkese.

3/03/2014

hamur kabartmalı pano çalışması

Bilmiyorum bu pano çalışmasını daha önce sizlerle paylaşmışmıydım. Eski kayıtlarda göremedim. Neyse tekrar yayınlamak istedim bahar geliyor ya. Şu yağmurlar bir sıkı yağıp toprağa bir bereket getirse de heryer yeşillense diyorum.
I wonder if I had already shared this wood art work that I have
made. Anyway I just wanted to share it again. Spring is on its way and hope there will be more shower in my country that everywhere gets more green.
Daha çok çiçek daha çok çoşku ve sevgi...
More white cyclamens in my kitchen. The more I have flowers around the more I get happy.
Wish you a happy start of the week.

3/01/2014

papatyalı bir çay sofrası- tea time with daisy decoration

Yaşamımızın vazgeçilmez zevklerindendir yemek içmek, keyifle  sofralarda sohbet edebilmek, sevdiklerimizi ağırlamak.


Ben de bu sefer çay soframı papatya ile şıklaştırayım istedim. Uzun zamandır bu Amerikan Servis'lerimi kullanmamıştım. Çekmecede görünce yeni almış gibi sevindim.



 Geçen yıl Genova'ya yaptığım seyehatte bir antika pazarına düşmüştü yolum. Orada bu gümüş servislerden o kadar çok vardı ki, onu hatırlayıp ben de koydum masama.


Herkese mutlu ve keyifli bir Pazar günü dilerim.