Almanya'ya sık gitmeme rağmen bu seferki gezimiz kızımın isteği doğrultusunda Berlin odaklı idi. Bu ülkede en sevdiğim şey kıtadan dolayı ülkenin düz ayak olması. Yokuş yok, yarı kırık kaldırım diye bir şey yok.. Varsa yoksa ağaçlar ve yeşillikler. Agaçlar krallığın prestiji imiş. Ağaç güç demekmiş taa o dönemlerde. Ve aynen öyle koruyorlar ağaçları,yeşilliği.
Adaya ya ufak teknelerle ya da vapur ile geçiyorsunuz. Ada da ufak bir müze ve keyifli kahve içeceğiniz yerler var. Tekne yaklaşık bir saat sonra gelip sizi alıyor. Aynı bizim adalar vapur seferleri gibi ama bu vapurlar ufak..
Doga, agaçlar,çiçekler ve göldeki karabataklar. Al eline kitabını dergini gölü seyret.Kendi kendime tekrar sordum biz niye beton yığınlarının arasına sıkışmak zorunda bırakılıyoruz diye. Niye park bahçe yerine koca betonarme binalar bize daha cazip geliyor?
Biz ufak vapura binmeden feci yağmur bastırdı. Bir kafeye sığındık güzel bir kahve eşliğinde nefis erikli tart yiyip geziye devam ettik.
İlk durağımız Hannover şehri. Burada eve yayıldıktan sonra Hannover'e yaklaşık 40 dk uzaklıkta göl kenarı Wilhelmstein ile tura başladık. Yaklaşık 7km lik bir doğal park ve bir göl burası. Gölün ortasına da ufacık bir adacık inşaa edilmiş 1762 yıllarında.
Ufak yelkenliler tamamen tahtadan..
Bundan sonraki durağımız Berlin....
Hi everyone,
As last week was a long holiday in Turkey, we ended up going to Germany. Our first stop was Hannover. The weather was very nice. On Sunday we decided to visit Wilhemstein about 40 min away from Hannover. It is fabilious natural park with a lake. There is a small island in the lake believed to be from the year of 1762. On the island there is a small castle museum and coffee shops to chill out. Trees of Hannover shows the power of Kingdom at that time. Having sudden shower we had to stay in a coffee shop and had very delicious piece of plump cake.
Our next stop will be Berlin. Please follow my diary notes.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder