'Gönlüm dilime dargın, dilim gönlüme...
Gönlüm duygularını anlatamadığı için kızarken diline...
Dilim anlatamayacağı şeyleri düşündüğü için kızıyor gönlüme...'
ne kadar doğru.
9/27/2010
su yeşili minik boncuklar
Bunlar çok ufak ama renkleri o kadar hoşuma gitti ki... Şimdi bunlara güzel bir tasarım düşünüyorum bakalım ne çıkacak..
9/22/2010
9/20/2010
Merhabalar,
Bu gün sizlere anneannemden kalan tahminen 70-80 yıllık el işlerini nasıl değerlendirdiğimi paylaşmak istedim. Gördüğünüz örtüler yıllar önce anneannemin ceyizinden olup el işi ve sırma iplerle yapılmış ve kolalanmış örtüler...
Bunlar her zaman sandıklarda ya da saklandıkları yerlerde sararırlar. Ben de bunlarda evde bulup değerlendirmek istedim. Bu tür el işlerini çok güzel koruma altına alan 'Turuncu Cerceve' ye giderek el işlerini nasıl değerlendirebileceğimizi araştırdım ve sonuçta bu çerceve çalışmaları çıktı. Bunları evimin değişik köşelerine astım. Evime her gelen çok beğeniyor umarım sizlerde beğenirsiniz..
9/19/2010
Hi everyone,
After such a long period I finally find some time for my blog.. Well it seems that Authumn arrived. Although it is still quite warm in here at least we have some breeze and nice authumn colours..
I have couple of work shop pictures which I wanted to share with you. I hope you like them.
All the best,
After such a long period I finally find some time for my blog.. Well it seems that Authumn arrived. Although it is still quite warm in here at least we have some breeze and nice authumn colours..
I have couple of work shop pictures which I wanted to share with you. I hope you like them.
All the best,
cam kavanoz çalışması
Bu cam kavanozu herhalde herkes tanır cam yoğurt kabı!!
Bu kabı sünger fırça iyice kapanana kadar boyayıp üzerine dekopaj resimler çalıştım. Atölyede hazır tahta kapağını da farklı renkte boyayarak biraz canlandırdım. Mutfakta çok amaçlı kullanmak için.
atölye çalışmalarım- Eylül
burada hamur ile üç boyutlu çalışacağım için sarı ve siyah hamuru karıştırarak yeşil tonda hamur elde ettim.
Sonbahar geldi ben de kendime geldim....
Tekrar uzun bir aradan sonra merhabalar,
Sonbahar yavaş yavaş kendini hissettiriyor.. Her ne kadar hava sıcaklığında pek bir düşüş olmasa da doğanın renkleri, hafif rüzgar sonbaharın yavaş yavaş geldiğini hissettiriyor. Nihayet okullar açıldı ve ben de yeni yapmak istediğim daha doğrusu yaratmak istediğim atölye çalışmalarım ve takı çalışmalarıma daha fazla zaman ayırabileceğim...
Geçenlerde bir arkadaşımla yemekteydim bana artık masa başı, daha çok para kazanabileceğim iş hayatına dönmem gerektiği konusunda uyarılarda bulundu. Aslında bazen özlemiyor değilim o hırslı, zamanın nasıl geçtiğini anlayamadığımız ofis tarzı iş hayatını. Ama sonra düşünüyorum kağıtların arasında, ciddi işler, toplantılar, seyahatler arasında geçirdiğim 22 küsür yılı ve şu anda kendim için yapmakta olduğum ve bundan mutluluk duyduğum hobilerimi... Gerçekten karar vermek çok güç. Bunca yıl okuyup kafa patlat ve kendini birden bu aktif iş hayatından geri çek. Ama inanın ben bu yaptıklarımla çok mutlu oluyorum. Galiba yıllar önce İngiltere'de üniversitedeki Macar hocamın sözünü dinlemeli idim. Bana 'Sen kendine yanlış bir seçim yapmışsın İşletme yerine Görsel Sanatlarla ilgili bir dal okumalıydın.' demişti. Ama 1980 li yıllarda Görsel Sanatlar bu kadar öne çıkan bir konu değildi veya belki de Türkiye'de bu kadar popüler olmamıştı...
Neyse geçmişi bu kadar kurcalamak iyi değil ben artık bugüne bakmalıyım... İşte sizelere bu hafta sonu yaptığım iki çalışma.. Umarım beğenirsiniz.
Sonbahar yavaş yavaş kendini hissettiriyor.. Her ne kadar hava sıcaklığında pek bir düşüş olmasa da doğanın renkleri, hafif rüzgar sonbaharın yavaş yavaş geldiğini hissettiriyor. Nihayet okullar açıldı ve ben de yeni yapmak istediğim daha doğrusu yaratmak istediğim atölye çalışmalarım ve takı çalışmalarıma daha fazla zaman ayırabileceğim...
Geçenlerde bir arkadaşımla yemekteydim bana artık masa başı, daha çok para kazanabileceğim iş hayatına dönmem gerektiği konusunda uyarılarda bulundu. Aslında bazen özlemiyor değilim o hırslı, zamanın nasıl geçtiğini anlayamadığımız ofis tarzı iş hayatını. Ama sonra düşünüyorum kağıtların arasında, ciddi işler, toplantılar, seyahatler arasında geçirdiğim 22 küsür yılı ve şu anda kendim için yapmakta olduğum ve bundan mutluluk duyduğum hobilerimi... Gerçekten karar vermek çok güç. Bunca yıl okuyup kafa patlat ve kendini birden bu aktif iş hayatından geri çek. Ama inanın ben bu yaptıklarımla çok mutlu oluyorum. Galiba yıllar önce İngiltere'de üniversitedeki Macar hocamın sözünü dinlemeli idim. Bana 'Sen kendine yanlış bir seçim yapmışsın İşletme yerine Görsel Sanatlarla ilgili bir dal okumalıydın.' demişti. Ama 1980 li yıllarda Görsel Sanatlar bu kadar öne çıkan bir konu değildi veya belki de Türkiye'de bu kadar popüler olmamıştı...
Neyse geçmişi bu kadar kurcalamak iyi değil ben artık bugüne bakmalıyım... İşte sizelere bu hafta sonu yaptığım iki çalışma.. Umarım beğenirsiniz.
9/11/2010
9/06/2010
my soaps
Merhabalar bugün sizlere hafta sonu renkli sabunlar üzerine yaptığım dekopaj çalışması örneklerimi sunuyorum. Cumartesi günü Ankara Hamamönü'ne gitmiştim. Çok merak ediyordum nasıl bir yer oldu diye. Daha tam bitmemiş ama güzel ve değişik bir yer. Biraz daha tanıtım ve heyecan katmak gerekiyor mekana. Neyse oradan renkli ve kokulu sabular aldım ve üzerlerine Atölye Beyaz'da kesmiş olduğum resimlerimi dekopaj tekniği ile yapıştırdım. Yapıştırıcı olarak da 'Fabric MOD Podge' (Atölye Beyaz'dan temin edilmiştir) tutkal kullandım.
Umarım beğenirsiniz. Sonra da yaptıklarımı şirin keselere koydum. Bunları hediye vermek için kullanabiliriz diye düşünüyorum.
Hi everyone,
This weekend I have tried new technique for soaps. I bought these coloured nice smelling soaps at a recently opened market in Ankara. They really smell nice like candies. Anyway, then I cut small pictures and I used decoupage technique and used waterbase sealer ' FABRIC MOD PODGE' which I have obtained from my workshop 'Atölye Beyaz'. I beleive these soaps will be a nice, small gifts for everyone. My inspriration was coloured candies...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)